Louis Lumiere ve Auguste Lumiere kardeşler, ‘Sinematograf’ aletini buluş ettikten sonrasında ilk film gösterimini 1895’te gerçekleştirmiş oldu. 6 dakika 34 saniyelik film, beyaz perdenin başlangıcı oldu.
Sinematograf, sonraki 7 yılda dokümanter film çekimleri için yaygın olarak kullanıldı. Temalı ilk beyaz perde filmi 1902’de çekildi.
1902
• Aya Seyahat
Temalı ilk beyaz perde filmi (16 dakika)
Yönetmen… Georges Melies
1906
• Kelly Çetesinin Öyküsü
Uzun metrajlı ilk film (70 dakika)
Yönetmen… Charles Tait
1910
• Eski Kaliforniya
Hollywood sinemasını başlattı.
Yönetmen… David W. Griffith
1927
• Caz Şarkısı
Sesli ilk beyaz perde filmi.
Yönetmen… Alan Crosland
1929
Ödüllerin dağıtıldığı ilk Oscar töreni yapılmış oldu.
Beyaz perde, gerek hızla gelişen teknolojinin ilerlemesi gerekse gösterilen ilgi sebebiyle günbegün gelişmeye başladı. Küresel bir yaygınlığa ulaşan beyaz perdenin ilk festivali, 1932’de Venedik’te düzenlendi. Günümüzdeki Venedik Film Festivali’nin temeli olan Esposizione Internazionale d’Arte Cinematografica, uzun seneler süresince beyaz perdenin tek film festivali olma hususi durumunu sürdürdü.
Beyaz perdenin çıkış yerinin Fransa olmasına karşın film festivalinin Venedik’te olması Fransızlar’ı kötü halde kıskandırıyordu. Canneslı yazar Philippe Erlanger, bir an ilkin Fransa’da da bir film festivali düzenlenmesini istiyor, Cannes’ın uygun bir yer bulunduğunun altını çiziyordu.
Philippe Erlanger’ın çağrılarına kulak veren beyaz perde çevresi ve mahalli yöneticiler, en nihayet 1 Eylül 1939’da Cannes’da Louis Lumière’in başkanlığında bir film festivali düzenlenmesine karar verdi. Hazırlıklara başlanarak festival kısa süre içinde tertiplendi.
Ne var ki aynı gün Almanya’nın Polonya’yı işgal etmesi üstüne Cannes’daki festival organizasyonu iptal edildi. Festival etkinlikleri düzenlenemese de aday filmler arasından bir seçim yapılarak ilk Palme d’Or, ABD yapımı ‘Atlas Ekspresi’ne verildi. Sonraki yıllarda Almanya’nın Fransa’yı da işgal etmiş olduğu II. Dünya Savaşı sebebiyle film festivali organize edilemedi.
II. Dünya Savaşı’nın 2 Eylül 1945’te sona ermesinden ortalama bir yıl sonrasında; 20 Eylül 1946’da yarım kalan organizasyon tamamlanarak Cannes’da ilk film festivali yapılmış oldu. Festivalin organize edilme zamanı ilk yıllarda eylüldü fakat Venedik Film Festivali’nin de sonbaharda düzenlenmesi sebebiyle organizasyonun zamanı mayıs olarak belirlendi.
Cannes Film Festivali, kısa bir süre sonrasında Avrupa sinemasının merkezi haline dönüşerek bir zamanlar Fransızların kıskandığı Venedik Film Festivali’nden daha sükseli hale geldi.
Bunun iki sebebi vardı. Birincisi; beyaz perdenin doğduğu Fransa’ya duyulan sempati. İkincisi; II. Dünya Savaşı’nda Almanya’nın yanında yer almasından dolayı İtalya’ya karşı soğuk hislere haiz olunması.
Bu iki nedenden dolayı devrin Hollywood ve Avrupa sinemasının yıldızlarının akın etmiş olduğu Cannes Film Festivali, her yıl birazcık daha gelişim göstererek dünyanın en oldukça ilgi gösterilen film festivali ve beyaz perdenin mühim ticari merkezlerinden biri haline geldi.
Fransızların Cannes Film Festivali’ne verdiği ehemmiyet, bu yıl ‘Top Gun: Maverick’in galasında bir kez daha gözler önüne serildi. Kırmızı halı seremonisi esnasında Fransız Hava Kuvvetleri, bir gosteri uçuşu gerçekleştirerek festivalin şovunu oldukça ‘hava’lı bir halde yapmış oldu.
Başladığı günden itibaren beyaz perde yıldızlarının daha oldukça ilgi gösterdiği, yüksek ölçülerde film satışlarının yapıldığı, bunun sonucunda da dünyada en fazla malum film festivali olan Cannes Film Festivali’nin ana yarışmasında verilen ödüller, sinemacılar tarafınca Oscar Ödülleri’nden sonrasında en prestijli kazanım olarak kabul ediliyor.
Cannes Film Festivali’nin ana yarışmasında şu ödüller veriliyor;
• Palme d’Or
• Grand Prix
• En İyi Yönetmen
• En İyi Senaryo
• En İyi Adam Oyuncu
• En İyi Hanım Oyuncu
• FIPRESCI
Türk sineması, Cannes Film Festivali’nde ilk kez 1982’de temsil edildi. 14 – 26 Mayıs 1982’de düzenlenen festivalde Yılmaz Cenup’in senaristliğini yazdığı, Şerif Gören’in yönettiği ‘Yol’, festivalin en büyük ödülü olan Altın Palmiye’yi (Palme d’Or) Yunan asıllı Fransız Costa Gavras’ın ABD yapımı ‘Yitik’ adlı filmiyle paylaştı.
Bir Türk filminin dünyanın en sükseli festivalinden büyük ödülü kazanması o dönemlerde bazı çevrelerce sevinçle karşılanmadı. Sevinmeyenler, ödülü niçin sevinçle karşılamadığını şu şekilde açıklamıştı; Yılmaz Cenup, başat Sefa Mutlu’yu öldürdükten sonrasında girmiş olduğu hapishaneden kaçtığı güne kadar Türkiye’de yaşamış olduğu dönemde siyasal görüş ve eylemlerinden dolayı sakıncalı kişiler içinde gösteriliyordu. Fransa ile Türkiye’nin arası iyi değil. Fransa, bir de bilhassa Türk diplomatlara suikastlar düzenleyen ASALA terör örgütüne sempati duyuyor. ‘Yol’a sırf Türkiye’ye direnme olsun diye politik düşüncelerle ödül verdiler.”
Yılmaz Cenup, Cannes’da ödül aldıktan tam 5 ay sonrasında Türkiye vatandaşlığından çıkarıldı. Hakkında ‘ödül, politik yaklaşımla verildi’ yorumlarının yapıldığı ‘Yol’, bununla birlikte FIPRESCI ödülünü de aldı.
‘Yol’un ödül kazanılmış olduğu 1982’den 2003’e kadar olan 21 senelik dönemde Türk sineması, Cannes Film Festivali’nin ana yarışmasında ödül kazanamadı.
Nuri Bilge Ceylan, Cannes Film Festivali’ni ‘Uzak’ ile Türkiye’ye yakın ederken sonraki yıllarda da kazanılmış olduğu ödüllerle kariyerinin yıldızını parlattı.
O tarihten sonrasında da Nuri Bilge Ceylan’ın filmleri, Cannes Film Festivali’nin gediklisi oldu. Ceylan, değişik filmlerle değişik yıllarda bir Palme d’Or, iki Grand Prix, bir ‘En İyi Yönetmen’ ve iki FIPRESCI ödülü kazanmıştır. Hem de ‘Uzak’ta rol alan Muzaffer Özdemir ile Mehmet Güvenilir Toprak ‘En İyi Oyuncu’ ödülüne layık görüldü.
Nuri Bilge Ceylan’ın hemen hemen ödül alamadığ tek kategori ‘En İyi Senaryo’ ödülü boşluğunu Türk sineması adına Fatin Akın doldurdu. Akın, 2007’de Türkiye – Almanya ortak yapımı ‘Yaşamın Kıyısında’ ile ‘En İyi Senaryo Ödülü’nü kazanmıştır. Kısa film branşında ise Altın Palmiye’ye Rezan Yeşilbaş’ın ‘Sessiz’i layık görüldü.
Cannes Film Festivali’nde yer edinen Palme d’Or (Altın Palmiye) ile Grand Prix (Büyük Ödül) adlı ödüller ara sıra karıştırılıyor.
Palme d’Or… Festivalin yarışmalı bölümünde verilen en büyük ödül.
Grand Prix… Festivalin yarışma bölümünde verilen ikinci büyük ödül.
FIPRESCI… Internasyonal Film Eleştirmenleri Federasyonu’nun belirlediği filmlere verilen ödül.
YOL (1982)
Yönetmen… Şerif Gören
Senarist… Yılmaz Cenup
Oyuncular… Tarık Akan, Şerif Sezer, Halil Ergün, Meral Orhonsay
Ödül… Palme d’Or ve FIPRESCI
Bu yıl, Türk sinemasının Cannes Film Festivali’nde yer alışının 40’ıncı yılı.
Bugüne dek en büyük ödülü iki kez kazanan Türk sinemasının festival karnesi şu şekilde;
UZAK (2003)
Yönetmen… Nuri Bilge Ceylan
Senarist… Nuri Bilge Ceylan
Oyuncular… Mehmet Güvenilir Toprak, Muzaffer Özdemir, Zuhal Gencer, Nazan Kırılmış
Ödül… Grand Prix ve En İyi Adam Oyuncu (Muzaffer Özdemir – Mehmet Güvenilir Toprak)
Gişe
Türkiye… 96.293 Dolar
Yurt Dışı… 660.715 Dolar
İKLİMLER (2006)
Yönetmen… Nuri Bilge Ceylan
Senarist… Nuri Bilge Ceylan
Oyuncular… Ebru Ceylan, Nuri Bilge Ceylan, Nazan Kırılmış, Mehmet Eryılmaz
Ödül… FIPRESCI
Gişe
Türkiye… 119.958 Dolar
Yurt Dışı… 1.265.127 Dolar
YAŞAMIN KIYISINDA (2007)
Yönetmen… Fatih Akın
Senarist… Fatih Akın
Oyuncular… Nurgül Yeşilçay, Kalımlı Davrak, Patrycia Ziolkowska, Nursel Köse, Tuncel Kurtiz, Hanna Schygulla
Ödül… En İyi Senaryo
Gişe
Türkiye… 742.349 Dolar
Yurt Dışı… 17.062.216 Dolar
ÜÇ MAYMUN (2008)
Yönetmen… Nuri Bilge Ceylan
Senarist… Ebru Ceylan, Ercan Kesal, Nuri Bilge Ceylan
Oyuncular… Yavuz Bingöl, Hatice Aslan, Ahmet Rıfat Şungar, Ercan Kesal
Ödül… En İyi Yönetmen
Gişe
Türkiye… 41.343 Dolar
Yurt Dışı… 1.936.437 Dolar
BİR ZAMANLAR ANADOLU’DA (2011)
Yönetmen… Nuri Bilge Ceylan
Senarist… Ebru Ceylan, Ercan Kesal, Nuri Bilge Ceylan
Oyuncular… Yılmaz Erdoğan, Muhammet Uzuner, Fırat Tanış, Taner Birsel, Ercan Kesal, Murat Kılıç
Ödül… Grand Prix
Gişe
Türkiye… 152.408 Dolar
Yurt Dışı… 1.947.064 Dolar
SESSİZ (2012 – Kısa Film)
Yönetmen… Rezan Yeşilbaş
Oyuncular… Belçim Alim, Cem Bender
Ödül… Palme d’Or
KIŞ UYKUSU (2015)
Yönetmen… Nuri Bilge Ceylan
Senarist… Ebru Ceylan – Nuri Bilge Ceylan
Oyuncular… Haluk Bilginer, Demet Akbağ, Melisa Sözen, Ayberk Pekcan, Nejat İşler
Ödül… Palme d’Or ve FIPRESCI
Gişe
Türkiye… 1.673.152 Dolar
Yurt Dışı… 2.345.553 Dolar
Cannes Film Festivali’nin ana yarışmasında bugüne dek 3 Türk jüri üyeliği yapmış oldu.
2005…
Javier Bardem – Fatih Akın – Nandita Das – Salma Hayek – Benoît Jacquot – Toni Morrison – Agnès Varda – John Woo
2007…
Marco Bellocchio – Maggie Cheung – Toni Collette – Maria de Medeiros – Orhan Pamuk – Michel Piccoli – Sarah Polley – Abderrahmane Sissako
2009…
Asia Argento – Nuri Bilge Ceylan – James Gray – Hanif Kureishi – Lee Chang-dong – Shu Qi – Sharmila Tagore – Robin Wright
Cannes Film Festivali’nin ana yarışma bölümünde yer alması için bu yıl, 2.200 müracaat yapılmış oldu. Ön jüri bu filmler arasından 18’ini seçti. Fransız oyuncu Vincent Lindon’ın (Fransa) jüri başkanı olduğu festivalin jüri üyeleri şu adlardan oluştu.
• Rebecca Hall (Oyuncu – İngiltere)
• Deepika Padukone (Oyuncu – Hindistan)
• Noomi Rapace (Oyuncu – İsveç)
• Asghar Farhadi (Senarist / Yönetmen – İran)
• Ladj Ly (Senarist / Yönetmen – Fransa)
• Jeff Nichols (Senarist / Yönetmen – ABD)
• Joachim Trier (Yönetmen – Norveç)
Cannes Film Festivali’nde bugüne dek 8 yönetmenin filmleri iki kez Palme d’Or kazanma başarısı gösterdi.
Alf Sjöberg (İsveç)
• Sorun (1944)
• Kadın Julie (1951)
Francis Ford Coppola (ABD)
• Konuşma (1974)
• Kıyamet (1979)
Shohei Imamura (Japonya)
• Narayama Türküsü (1983)
• Yılan Balığı (1997)
Buyruk Kusturica (Saray Bosna)
• Babam İş Gezisinde (1985)
• Yeraltı (1995)
Bille August (Danimarka)
• Fatih Pelle (1988)
• İyi Niyetler (1992)
Luc Dardenne / Jean-Pierre Dardenne (Belçika)
• Rosetta (1999)
• Çocuk (2005)
Michael Haneke (Avusturya)
• Beyaz Bant (2009)
• Aşk (2012)
Ken Loach (İngiltere)
• Özgürlük Rüzgârı (2006)
• Ben, Daniel Blake (2016)
Bu yıl, ana yarışma bölümünde Türkiye’den film bulunmuyor.
Güvenilir Alper’in ‘Kurak Günler’ adlı filmi Fransız sinemalarında izlenme desteği sunulan ‘Belirli Bir Bakış’ bölümünde ödüle aday oldu.
Cannes Film Festivali ilgili notlar;
• Pandemi sebebiyle 2020’de düzenlenemeyen festival, gene aynı nedenden dolayı 2021’de kısıtlı bir halde yapılmış oldu. 2019’da festivalin bütçesi 30 milyon Avro’ydu.
• Cannes ve çevresi, festival bütçesinin ortalama 3 katı kazanç elde ediyor.
• Cannes’ın nüfusu ortalama 80 bin. Festival zamanında nüfus üçe katlanarak ortalama 250 bine ulaşıyor.
• Cannes’daki oteller, senelik kazançlarının % 15 kadarını festival zamanında elde ediyor.
• Uzunluğu 60 metre olan kırmızı halı her çağrı için değiştiriliyor. Konuklar, ana salona 24 basamaklı merdivenden çıktıktan sonrasında giriliyor.